Erzurum Büyükşehir Belediyesi ESKİ Genel Müdürlüğü’nde emekçi olarak çalışan Erdal Kızıl, emniyete gidip meskende eski eşi Ayşe İşlek ile kızı Tuba Kızıl’ı (30) öldürdüğünü söyledi. Bunun üzerine adrese giden gruplar, anne ve kızının cansız vücutlarıyla karşılaştı.
CESETLER KOKMASIN DİYE…
46 yaşındaki Ayşe İşlek’i 14, 30 yaşındaki kızı Tuba Kızıl’ı da 28 yerinden bıçaklayarak öldüren Erdal Kızıl’ın cesetlerin kokmaması için üstlerine battaniye örterek, camları açık bıraktığı belirlendi.
Tutuklanan Erdal Kızıl hakkında, ‘altsoydan akrabayı taammüden öldürmek’ ve ‘boşandığı eşi taammüden öldürmek’ suçlamasıyla Erzurum 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
“BENİ TEHDİT ETTİLER”
Erdal Kızıl, daha evvel mahkemedeki savunmasında eski eşi ve kızının kendisini tehdit ettiklerini ileri sürdü. Vardiya çıkışı servis ile boşandığı eşi ve kızının yaşadığı meskene gittiğini anlatan Kızıl, şu sözleri kullandı:
“Hep birlikte televizyon izliyorduk. Kızım ile eşim ‘sana iftira atarız, seni mahpusa attırırız’ halde konuşmaya başladılar. Ben de bu telaffuzlardan korktum. Ayşe’nin yanından kalkarken bana ‘otur bir yere gitme’ dedi. Ben de kendisine hava almak istediğimi söyledim.
Evin koridorunda 2-3 tıp attım, tahminen sakinleşirler diye bekledim. Lakin bu sırada içeriden bana bağırarak ‘evden çıkarsan sana iftira atarız, polisi ararız’ formunda kelamlar söylediler. Bu bağırtılar üzerine ben çok sinirlendim. Artık kendime hakim olamıyordum.
“TUBA ‘BABA YAPMA’ DİYE YALVARDI”
Yaklaşık 2 hafta evvel Kurban Bayramı için satın aldığım bıçağı vestiyerin üst tarafına koyduğumu hatırladım. Bıçağı alıp Ayşe ve Tuba’nın yanına gittim. Giderken bıçağı gerimde saklıyordum. İçeri girerken elimin gerimde olduğunu gören Tuba annesine bağırarak ‘Anne elinde bir şey var’ dedi. Ben artık sinirlerime hakim olamadım cinnet geçirdim.
Ayşe, Tuba’nın önünde duruyordu, o an kendime hakim olamayarak bıçağı birinci etapta Ayşe’ye hakikat savurdum. Ayşe birinci atılımdan sonra yere düştü. Tuba bunu görünce bana yalvarmaya başladı ‘baba yapma’ biçiminde kelamlar söyledi. Ben artık denetimi kaybetmiştim.
Ayşe’nin yere düşmesinden sonra Tuba’ya yöneldim. Tuba’ya kaç defa atak yaptığımı hatırlamıyorum. Tuba da yere düştü. Tuba’ya tekraren bıçağı batırdıktan sonra tekrar eşime yöneldim. Eşime de birkaç kere atılım yaptım. Bir müddet sonra ikisi de kanlar içinde hareketsiz yerde yatıyordu.
“ABİM AĞLAYARAK ‘TESLİM OL’ DEDİ”
Olay bittikten sonra bıçakla birlikte mutfağa geçtim. Bıçağı ve elimi yıkadım. Bıçağı lavabodaki havluya sarıp bir poşete koyduktan sonra yanıma alarak dışarı çıktım. Ağabeyimin yanına gittim ve kardeşlerimi de çağırmasını söyledim.
Onlara Ayşe ve Tuba’yı öldürdüğümü, cesetlerin meskende olduğunu söyledim. Kardeşlerim ağlamaya başladı ve ‘yanlış yapmışsın keşke hiç geri dönmeseydin’ dediler. ‘Sen artık teslim ol’ diye bana söylediler. Bir taksi çağırdık ve daima birlikte emniyete gittik.”
“SUÇLUYUM LAKİN PSİKOLOJİM BOZULMUŞTU”
Erdal Kızılın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada Cumhuriyet savcısı, mütalaasını açıkladı. Savcı, Erdal Kızıl’ın boşandığı eşi ve altsoya karşı taammüden öldürme kabahatlerini işlediğinin anlaşıldığını, farklı ayrıl olmak üzere 2 sefer ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılmasını talep etti.
Erdal Kızıl ise savunmasında daha evvelki tabirini tekrar ettiğini belirterek, “Suçluyum lakin psikolojim bozulmuştu. Pişmanım” dedi. (DHA)
Yorum Yok